Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) tarafından ülkedeki ekonomik sorunlara dikkati çekmek amacıyla Diyarbakır’da ”Zordayız, geçinemiyoruz” eyleminde yapılan açıklamada, yoksulun dayanacak gücü kalmadığı belirtilerek, ”İşçilerin millî gelirden aldığı pay azalırken işverenlerin payı her geçen gün artmaktadır. Ülkemizde gelir adaleti hızla bozulmaktadır” denildi.
Türk-İş tarafından 81 ilde eş zamanlı ”Zordayız, geçinemiyoruz” eylemi düzenlendi. Türkiye’deki ekonomik sorunlara dikkati çekmek amacıyla Diyarbakır’da yapılan eylemde konuşan Türk-İş 7. Bölge Temsilcisi Bahri Zülküf Karakoç, bir azınlık dışında, halkın büyük bir bölümü geçim sıkıntısıyla mücadele ettiğini söyledi.
Güvencesiz çalıştırma ve kayıt dışı istihdam gibi sorunlar başta işçiler olmak üzere, toplumun büyük bölümünün yaşam şartlarını ağırlaştırdığını ifade eden Karakoç, şöyle konuştu:
”Bugün burada, yaşanan sorunlara dikkate çekmek ve bir an önce harekete geçilmesi için uyanda bulunmak için toplandık. İşçinin, yoksulun dayanacak gücü kalmadı. Büyükşehirlerde ev kiraları ortalama 15 bin liranın üzerine çıktı. İnsanlar, yüksek kiralar sebebiyle, sağlıksız ortamlarda yaşamak zorunda kalıyor. Markete, pazara, temel tüketim ürünlerine, tepeden tırnağa her şeye her gün zam gelmeye devam ediyor. Geçen ay elektrik fiyatına, bu ay da doğalgaza yüzde 38 zam geldi. Önümüzdeki ay okullar açılacak. Eğitim masrafları altından kalkılamaz bir hal aldı. Analar, babalar ‘çocuğumuzu okula nasıl göndereceğiz’ diyor. İşçiler çocuklarının eğitim masraflarını şimdiden kara kara düşünüyor.
”İşçiler enflasyonun nedeni değil, mağdurudur”
Yaşanan enflasyon ile açıklanan enflasyon arasında uçurum vardır. İşçilere, emeklilere yapılan düşük zamlar, her geçen gün yoksulu daha da yoksul hale getirmektedir. İşçinin alım gücü hala düşmektedir. İşçilerin millî gelirden aldığı pay azalırken işverenlerin payı her geçen gün artmaktadır. Ülkemizde gelir adaleti hızla bozulmaktadır. Türkiye, gelir dağılımı eşitsizliğinde Avrupa’da birinci, dünyada 28. Sıradadır. Gerçek enflasyon oranları açıklanırsa bu eşitsizlik daha da artacaktır. Enflasyonun yükselmesinde hiçbir sorumluluğu olmayan işçilerin enflasyona düşürmek için de fedakarlık etmesi beklenmemelidir. İşçiler enflasyonun nedeni değil, mağdurudur. Enflasyonun bir an önce gerçek seviyesinde açıklanması için gerekli adımlar atılmalıdır. Ülkemizde gelir adaletini sağlamak için vergi sistemindeki adaletin sağlanması gerekmektedir.”